19 Eylül 2014 Cuma

Kendin Yap: Ruj

Merhabalar efendim... 

O aradığınız renkte ruju asla bulamadıysanız renkleri karıştıra karıştıra yapacağınız bu DIY'la yeni yeni rujlar yapabilirsiniz. 

 Malzemeler: 


*Crayon diye bildiğimiz; kuru pastel boya


*Vazelin 



*Tabak-kaşık

*Eski ruj ve ya lipbalm 

*Kaynayan su dolu kap


Vaselin,eski lipbalmım ve istediğim tonu elde edene kadar kırıp kırıp kattığım Crayon boyalarımı 
erimesi için tabağa koyup tabağıda kaynayan kabın üzerine koyuyorum.
Hepsi erimeye başladıkça renkler karışıyor.
İstediğim tonu elde edene kadar boya eklemeye devam ediyorum. 
Ancak boyalar vazelinden fazla olursa ruj etkisi vermez o yüzden dengeli bir şekilde ekliyorum. 
ve eski ruj kabına boşaltım dolaba koyuyorum... 

ve işte sonuç......

sol taraf yeni rujumla elde ettiğim sonuç, sağ taraf rujsuz dudağım. 

Vazelin olduğu için parlaklıkta verdi üstelik.... 

E hadi sizde deneyin :)






18 Eylül 2014 Perşembe

Su ve Güzellik

Merhabalar efendim.... 

Suyun genel olarak güzelliğinizle ilgili çok büyük rolü var.

Hatta direk su ve fiziksel olarak her şey birbiriyle bağlantılı...






Gelin bakalım nelermiş onlar.

 1- Yaşlanma Etkilerini azaltır ve cilde doğal bir parlaklık verir. 


 Aynen öyle efendim... Su; cilt bakımı ürünlerinin en pahalısı olan Anti-aging kremlerinin yaptığı işin bir kısmında destek çıkıyor. Yani vücudunuzun ihtiyacı kadar su içtiğiniz takdirde cildiniz daha geç yaşlanıyor.

 Yine vücudunuzun ihtiyacı kadar su içtiğinizde cildinize parlaklık veren maddeler daha kolay ve çok salgılanıyor.

 2- Kan Dolaşımını düzenler. Pıhtılaşmayı engeller. 


 Yani kan dolaşımının sebep olduğu selülitlerin bir nedeni de yeteri kadar su içmemek.
Oldukça ideal bir kiloda olan arkadaşımın selülitleri var ve geçen gün hiç su içmediğini fark ettik.

 3- Stresi azaltır. 


 "Nalaka canım?" demeyin. Stres fiziksel ve hormonel sebeplerle de oluşabilir. Su ise stres oluşumuna sebep olan hormonları denger. Suya antidepresan etkisi yaratıyor bile diyebiliriz yani.

 FAKAT 


 Çok fazla su içiyorum ama bana yararı yok diyebilirsiniz. Bunun sebebi tamamen içtiğiniz suyun değerleriyle alakalı.

 Klasikleşmiş bir bilgiyi burada çürütüyorum. Üstelik bunu bir sürü bilimsel bilgiyi birleştirerek yapıyorum.

Sert su yumuşak sudan çok daha sağlıklıdır! 


Çünkü; yumuşak suda mineral bulunmaz. Günümüzde üzücüdür ancak sular bakterilerden arınması için girdiği işlemler ve eklendiği maddeler yüzünden minarellerini de kaybeder.

 Suda bulunması gereken en önemli minareller ise Kalsiyum, Magzenyum ve Sodyum 'dur.

Size burada bunların bulunmadığı markaları vermem etik olmaz sanırım. Ancak etiketinde bu değerler yazmıyorsa bulunmadığı anlamına gelir. Bir boş anınızda bir markette bunları inceleyebilir ve ona göre en sağlıklı markayı bulabilirsiniz.

 Plastik değil cam ! 


Plastik şişede içtiğiniz sular size yarardan çok zarar getiriyor. O yüzden mümkün olduğunca cam şişede tüketin suları....



PEKİ... GÜNLÜK NE KADAR SU İÇCEZ BİZ? 


Kilo başına 40 ml. 


Yani 60 kilo olan birisi 60x40=240 ml su içmeli. Düz hesap 2 buçuk litre diyebiliriz buna...

SU İÇTİĞİMDE ŞİŞKİNLİK HİSSEDİYORUM. RAHATSIZ EDİYOR. NEDEN?

 Su; yemek esnasında veya yemekten sonra içilmemelidir. Bu sizi balon gibi şişirmekten başka bir işe yaramaz.

 Sabah kalktığınızda ve ya yemekten bir yarım saat sonrasında içmek gerekir.

AYAKTA İÇİLEN SU Ö-NEM-SİZ! 


Ayakta su içtiğinizde kaba tabirle hemencecik çişiniz gelir. Oturarak ve mümkünce bir bardağı 3 yudumda bitirecek şekilde içerseniz. Su kendi üzerine düşen görevi yapacak ve güzelliğiniz için çalışmaya başlayacaktır.

 SU VE MEYVELER İLE DETOKS ETKİSİ! 




 Çok kısa bir süre önce bir kitaptaki sulu karışımı uyguladım ve şişkinlik sebebiyle olan kilolarım gitti.

Tam olarak neler koyduğumu hatırlamıyorum ancak içerisinde, salatalık,limon,zencefil ve tarjın vardı. Hatırladıklarım bunlar.

 Sizde akşamdan istediğiniz meyveleri suya doğrayıp, sabah bir termosa koyarak gün içerisinde daha fazla sağlık getirmesini sağlayabilirsiniz.

 Son olarak bu yazıyı blogumun konusundan çok sapmamak adına sağlık için olan kısımlarını es geçmeye çalışarak, tamamen güzellik kısmıyla sınırlandırdım. Yoksa daha milyon tane yarar sayabilirdim sanırım size :)

Bol bol su için, sağlıkla kalın! :) 


Üniversite'de Rezil Olmama Rehberi Vol.1

Merhabalar efendim...

Her şeyin abartılısını yapmadan rahat etmeyen ben, yine üniversite hayatımın ilk evresinde nasıl rezil olduğumu ve daha şimdilerde bunun farkına vardığımı anlatacağım. Ben bunu anlatınca doğal olarak sizde üniversitede makyaj yaparken yapılmaması gerekenleri göreceksiniz....

Geçen yıl bir dönem özel bir üniversiteye başladım ve bir dönem gittim. O dönem içerisinde halim tam olarak içler acısıydı...


 1- Kırmızı Ruj? Orada dur! 


Tüm o lise kısıtlamalarından sonra zıvanadan çıkmaya meyilli oluyoruz. Eh durum böyle olunca benim dudağımda her gün kıp kırmızı ruj!

 Kırmızı ruj 18 yaşında birisi için çok erken! 
Ama tabiki arada süreceğiz. Mümkün olduğunca gece dışarı çıkarken... 

Eh bide kıyafet faktörü var... Güzel siyah bir elbise üzerine sade bir göz makyajı ve çok da göze batmayan kırmızı ruj harika olur. 

 Ama her gün "ben artık makyaj yapabiliyorum!" deyip ortalarda kıpkırmızı rujla dolaşmak olmaaz.... 


 2- Bana "topuk boyu"nu söyle, sana kim olduğunu söyleyeyim... 


 Ben yine; üniversiteliyim canım istediğim kadar topuklu giyerim! modunda aldım upuzun topuklu çizmeleri... 
Çok güzellerdi. Onlara bayılıyorum. Hala... 

 Ancak onlar kışlık ayakkabı ve ben karda düz botla yürüyemeyen hatunum. Anlayacağınız yine bir rezillik vakası.... 

Hele hele ince ve yüksek topuklu ayakkabılarla okula gelenler görüyorum. 
Canınıza mı susadınız canım! 

 3-Allık diye nicesine sarıldım benim sadık yarim BRONZER galbaaa.. 


Makyaj yaparken en önemli şey size yakışanı bulmak! Yaklaşık 3 yıldır; makyajın mihenk taşlarından biri allık deyip elmacık kemiklerimi pespembe yapıp çıkıyordum dışarı. 

E bunun yüz dipi, cilt tipi, oranı orantısı var. Herkese aynı makyaj olmaaaaz!


Fotoğraftaki ablamız gibi dolaştım durdum... 

 4-Mevsimine göre muamele


Yaaani kalkıp kışın ortasında miniyi dekolteyi çekmeyin üzerinize. 
Ben size giymeyin demiyorum e hobi olarak yine giyin ama yazın olsun bu... 

E yazın ortasında da havalı görüncem diye kışlık çizmeleri giymeyin. 

Sadece kızlar tarafından değil erkekler tarafından da oldukça komik bulunuyor bu. Benden söylemesi...

5-Fakat o küpeler güzel duruyor be! 


Bunda sonuna kadar haklısınız! Lisede de kızmayan hocalarınız varsa yapın bunu... 



hoş durmıyor mu gerçekten? 

Ancak ben kulağın dahi bir piercingci tarafından delinmesi taraftarıyım. Çünkü adamların işi bu. Neresi delinir nerece sakıncalı biliyorlar bir kere... 
Ben Kadıköy'de "DOKUZ" diye bir gümüşçüde deldiriyorum mesela. Orada piercingci bir çocuk var ve o deliyor. 


 Demem o ki ; önce bir tarzınızı belirleyin ve sonrasında ona göre hareket edin. Üniversiteliyim artık bana herşey mübah deyip benim gibi zıvanadan çıkmayın... 

 Sevgiyle kalın........ :)


17 Eylül 2014 Çarşamba

Lise için Makyaj Önerisi



Merhabalar efendim.... 

Lise anılarımın büyük bir kısmı sabah törenler sonrasında öğretmenlerin kenara çektiği öğrenci olmamla ilgiliydi.

 Neden bilmiyorum ama benim için makyaj çok büyük heves uyandırırdı ve ben daha gelişmekte olan cildime inanılmaz bir işkence yapardım.

 Tecrübeyle sabit sağlıklı, doğal ve bir o kadarda güzel bir makyaj önerisi ile karşınızdayım.


 1-Fondöten için çok erken! 


Biliyorum artık büyüdünüz ve annenizden yada magazin dergilerinden gördüğünüz o ürünlerin hepsini kullanmak istiyorsunuz. Ama internetten bir çok ünlünün makyajsız hallerine bakıp yüzlerinin hallerini görebilirsiniz. O yüzden 18 yaşına kadar fondöten yok! Sizin için söylüyorum. İleride delik deşik bir surat isterseniz kullanın o fondöteni...

 Onun yerine cilt tonunu dengeleyen nemlendiriciler veya  CC kremler tercih edebilirsiniz.

Ben yazın fondöten kullanmadım onun yerine aşağıdaki ürünü kullandım.

Artistry Multi Protect SPF 30/PA+++

Kendisi cilt tonumu dengeliyor ve SPF 30 ile cildimi koruyor. 

Fiyatı lise kozmetiği için biraz pahalı. Ancak ailenize durumu açıklarsanız sizi bir kıyak geçebilir :) 
67 TL 

 2-Pudra sivilceler için bir çözüm...


Evvet doğru okudunuz. Yağlı bir cildiniz varsa (-ki 17 yaşına kadar genellikle yağlanmaya meyilli olur ciltler) 
pudra yağı dengelediği için ve sivilceleri kuruttuğu için bir çözümdür. 

Öyleki lisedeyken makyaja çok kızan bir hocamız kendisi önermişti bunu bana. Denemiştim ve çok haklıydı. 

Yani nemlendirici uyguladınız ve cilt onu 5-10 dk içinde emdi. İnce bir katman içeriğinde zararlı maddelerden arınmış bir pudra geçebilirsiniz. Ama ince. Yoksa sizi olduğunuzdan büyük ve hatta çirkin gösterebilir pudra. 

Bunun için ise önerim.... 

....The Balm Sexy Mama - Transparan Pudra

Adını duyunca aileniz bir "evladım sen naaaabıyon?" tepkisini verebilir ancak içeriğinde talk yok. O yüzden ideal. Hemde transparan olduğu için cildinizin doğallığını koruyacak.. 
Fiyatının 27 Tl falan olması lazım. Tabi indirimlerde yarıya kadar düşüyor bu fiyat... 

3-Göz kalemini sevdiğinizi biliyorum ama olmaaaz....


Biliyorum göz kalemi tarzınızı yansıtıyor. Size çook yakışıyor. Ama öğretmenleriniz sizi kenara çekmekte birazcık haklı oluyor sanırım. Makyaj yasak! denirken siz gözünüze kalem çekiyorsunuz. ( Ben genelde gözlerimin alt kısmına içeriye çekerdim.)

İlle de göz kalemi çekicem ben! diyorsanızda köz kapaklarınızın içine; kirpiklerinizin alt kısmına belli belirsiz sürün. 


4-Allık Lise 3-4 arası mübah! 


16-17 yaşları artık makyajla resmi olarak tanıştığınız dönemler... O yüzden yine doğal görünümlü olmak şartıyla allık kullanmaya lise 3te başlayabilirsiniz. Çünkü o dönemler sizin tam yetişkinliğe adım attığınızı hissettiğiniz dönemler. Bu dönemlerde sizi kısıtlamanın yanlış olduğunu düşünüyorum. 

 Ama dediğim gibi doğal tonlarda olması yine önemli. 

 Tüm kozmetik ürünlerinin fazladan kullanımı sizi yaşlı gösterir. 

Mesela 18 yaşındayken 28 yaşında görünebilirsiniz. Çok çirkin bir durum... 

5- Rimel yerine badem yağı


İleride bana çok dua etmenize sebep olabilir bu önerim. Annenizin bitmiş rimel kutusuna badem yağı koyun be okula gitmeden onu sürün gözlerinize... Hem içerisinde azıcık eski rimelden kalma siyah renk kaldığı için hafif renk verir. Hem de badem yağı kirpikler için bir mucize... 4 yıl düzenli kullanırsanız mezun olduğunuzda gür ve uzun kirpiklere sahip olabilirsiniz. Güçlü ve düzgün olurlar hemde... 

 Tabi şeffaf rimel de kullanılabilir. 

Essence Lash & Brow Gell 

Şeffaf rimel için önerimde yukarıda... Kendisini genelde kaşları sabitlemek için kullanıyoruz ancak kirpikler içinde güzel sonuçlar veriyor. Fiyatı 6,75 TL 

6-Ruj ruj ruj .... Belki kışın?


Ruj deyince aklınıza kesinlikle kırmızı veya direk göze çarpan bir pembe gelmesin. ASLA! 

Ruj kışın soğuklarda dudağımızın çatlamasına, yaralar oluşmasına engeldir. O yüzden yapmanız gereken şey
bir kozmetik mağazasına gidip (Ben flormara gitmiştim zamanında)"cilt ve dudak rengime uygun belli belirsiz duracak bir ruj istiyorum." demek. Hemen size yardımcı olacaklardır. 

Eh tabiki dudak balmı sonuna kadar serbest! 


Evet efendim.... Benim lise için önerilerim bunlar... Umarım beğenmişsinizdir... :) 

16 Eylül 2014 Salı

Deneme Bir-Ki : H&M Bronzing Powder - Mat Bronzer

Merhabalar efendim...

Bugün ilkkez bitirmenin eşiğine geldiğim bir kozmetik ürünü olan bu Bronzer'ın yorumlamasını sizlerle paylaşacağım.

 Kendisi benim için en sevilesi Bronzer. Net.


 Benim gibi esmerseniz ve fondoten uyguladıktan sonra yüzünüze birazcık daha renk gelsin istiyorsanız
ama allıklarla aranız bir türlü barışmıyorsa.........

...bu ürün tam size göre!

Elmacık kemiklerimin altına çizgi halinde uyguluyorum ve sonrasında dağıtıyorum.

Bu ürünü kullanıp makyajınızı eyeliner,rimel ve nude bir rujla tamamlarsanız oldukça güzel sonuçlar alacaksınızdır.

Gelelim fiyatına.... Oldukça uygun kendisi. 8,5 Tl falandı sanırım

Benden tam puan aldı...

Kendinizi iyi bakın.... :)