Pinterest Denemesi : Gazeteden Kase Yapımı

Merhabalar efendim... 

Bugün hali hazırda yeni olan blogumda yepyeni bir şey yapacağım.

Bir Pinterets denemesi. 

Peki nedir bu Pinterest denemesi?

pinterest.com 'da karşıma çıkan DIY (Do It Yourself)'lerin bizzat denemelerini yapacağım.

Yorumlarımı paylaşacağım. 

İlk pinterest denemem ise Gazeteden Kase yapımı...

HADİ BAŞLAYALIM!!! 

Malzemelerimiz: 

-1 adet balon

-Ufak parçalara ayrılmış gazete

-Tutkal

-Su

-Fırça veya sünger (Bulaşık süngerini kesip kullanabilirsiniz.)

-Boya

-İsteğe göre sim

Balonumuzu şişiriyoruz.

bir kaseye eşit miktarda tutkal ve su ilave ediyoruz. Karıştırıyoruz

Balonun yarısına kadar tutkal su karışımını sünger ile sürüp 

gazete parçalarını üzerine yapıştırıyoruz. 

Ben ilk başta evde gazete kağıdı bulamadığım için kağıt havluyla başladım.Sonrasında gazete kağıdı buldum

ve onunla devam ettim. 

Kasemiz ne kadar kalın olsun istiyorsak bu işlemi o kadar çok tekrar ediyoruz.

Tutkal su karışımı , gazete parçaları , tutkal su karışımı, gazete parçaları.....

Akşam yaptığım için tüm gece kurumaya bırakabildim. Sabah kalktığımda çoktan

kurumuştu...

Balonu iğne ile patlattım (Aslında törpüyle patlattım :) ) 

Balon yavaşça yaptığım alandan ayrıldı. 

Sonrasında istediğim yüksekliği belirleyip kalem ile etrafını çizdim.

Tıpkı aşağıdaki fotoğrafta olduğu gibi... 

Sonrasında ise mor akrilik boya ile boyadım. (Boya türü çok da fark etmiyor.)

Etrafına halkalar şeklinde tutkal sürdüm ve simler döktüm.

İçine de aynı işlemi uyguladım. Tabii sim bitti ve her yerine ulaşamadı... 

Ve sonuç....

Yorumum: 

-İlk deneyim her zaman güzel sonuçlar vermiyor. 

-Kağıt havlu kaplama ve sağlamlaştırmada iyi bir yöntem olsa bile kase yapımında çok hoş durmadı. Parçalandı.

-Gazeteleri iyice tutkal ve su ile ıslatmamak benim en büyük hatam oldu.

-Tekrar bu hataların bilincinde olarak yaptığım zaman çok daha iyi sonuçlar vereceğinden emin oldum.

-Açıkçası ben bunu beğendim.

Hadi sizde deneyin... :)

Kendin Yap : 3 Dakikada Nutellalı Kek Tarifi

Merhabalar efendim... :)

  Çikolatalı her tatlıya aşık olan bendeniz gibiyseniz bugün ki "KENDİN YAP" tam size göre...

3 Dk'da hazır olan Nutellalı kekimize hadi başlayalım...

(Not: Bunun için mikro dalga fırınınız olması gerekmekte efendim...)

MALZEMELERİMİZ:

2 tatlı kaşığı Nutella

İstenilen ölçüde kakao

1 adet yumurta

Çeyrek paket kabartma tozu

2 çorba kaşığı şeker

2 çorba kaşığı un

Önce 2 şer kaşık un ve şekeri, kabartma tozunu bardağa koyuyoruz. 

Karıştırıyoruz

Sonra yumurta, kakao ve Nutellayı ekliyoruz.

Karışım böyle görüncek.

Bardağı mikrodalgaya koyup 3 dk'ya ayarlıyoruz. 

VE İŞTE SONUÇ:

Kardeşim çoook fazla kakao koydu ben ise 1 tatlı kaşığı. :) 

YORUMUM:

3 dk'da hazırlanan bir tatlıya göre oldukça lezzetli. 

Yumuşacık ve hoş bir tada sahip...

Ani çikolata krizlerine bire bir.

Ben 10 üzerinden 10 veriyorum bu tarife :)

Hadi sizde deneyin... :)

Kendin Yap: Bronzer

   Herkese merhabalar.

Yüzünüze ufak kontürlemeler yaparak daha keskin ve hoş hatlara sahip olabilirsiniz. 

Üstelik bu çok kolay... 

 Bugün evde doğal bronzer yapımını göstereceğim efendim... :))

  Bunun için ihtiyacımız olan malzemeler : 

   -Kakao

  

  -Boş bir pudra kabı veya benzer nitelikte bir kap.

  -Kolonya veya saf alkol

                    HADİ BAŞLAYALIM! 

Şekildeki gibi boş kutumuzun içerisine kutu dolana kadar kakao koyuyoruz. 

Üzerine kolonyayı sıkıyoruz (benim kolonyam spreyli bir şişedeydi bu size daha iyi bir sonuç verir.)

Sonrasında elimizle düzleştirip bir peçe koyup onun üzerinede ağır bir cisim koyuyoruz.

Bu; kakaonun kabın içerisinde iyice sıkışmasını sağlayacak. 

Kolonyayı ne kadar çok sıkarsak o kadar hafif bir görüntü elde ederiz. 

Kolonyo sıktıktan sonra yukarıdaki gibi görünüyor.

İşlem tamamen bittikten sonra ise bu şekilde... 

DEĞERLENDİRME: 

Daha önce H&M 'in bronzerını kullanmıştım.

 Kendi yaptığım ürünle kıyaslamasını yaptığım zaman 

H&M in daha yoğun bir renk verdiğini gördüm. 

Ancak zaten esmer olduğum için hafif bir bronzer istiyordum. 

Hadi sizde deneyin. Oldukça kolay ve ucuz.. :)

Bronzerını hazırladıktan sonra elmacık kemiklerinizin altına alnınızın iki kenarına gıdığınıza uygulayabilirsiniz..

Kendin Yap: Galaxy Telefon Kabı

Merhabalar efendim.... :)


  Telefonuma çok fazla kap bulunmuyor. Geçen beyaz bir kap bulunca hemmencecik aldım.
Ama hemen kirlenmeseydi iyidi :(



   Hadi Telefon kaplarımızı renklendirelim :)


 

Benim kabımın ilk hali  (kirlendikten sonraki ilk hali :D ) buydu. 

Her tarafını değil sadece kapağın iç tarafını renklendireceğim. 

Bir bant ile açıkta kalan yerleri arka taraftan bantladım ki boya o kısımlara akmasın-bulaşmasın

Renklendirmeyi her evde bulunabilecek yegane boya olan oje ile yapacağız. 

Pastelin turkuaz rengi ojesini bacground olarak süngerle bas-çek yaparak uyguluyorum. 

Fotoğrafını çekmeyi unuttum ama aynı işlemi siyah-lacivert-pembe renkleriyle

parça parça bazı yerlere göz kararı yine süngerle uyguluyorum. 

En son ise içinde mor,mavi ve beyaz simler olan renksiz ojeyi 

kendi fırçasıyla boydan boya sürüyorum. 

İşte bu kadarrr... :) 

Sakin Kal ve seni mutlu eden seyleri yap!!!!

Şuan olsa da mutlu olsam dediğim bir kaç şey var. Can sıkıntısına bire bir değilseler neler bu şeyler...





  -Mesela Alışveriş!!

Eğer benim gibi çulsuz bir dönemden geçmiyorsanız atın kendinizi mağazalara. Kendiniz ve sevdikleriniz için bir şeyler almak tüüüm stresinizi alacaktır efendim :)

 -KaraokeParty'yi denediniz mi?

      KaraokeParty.com 'u açarak bağıra bağıra şarkı söyleyerek tüm stresi dışarı vurabilirsiniz. 

                   So... Call me maybeee...

-İnsanı mutlu eden o filmlerden bir kaç tanesine ne dersiniz? 

      

 Bunlarda benden naçizane birkaç öneri efendim :))

Yine neşeli neşeli şeyler yazamadık. YGS belası

YGS....

 Benim bu yıl 2. kez gireceğim o sınav.

 Belki sizin ilk kez gireceğiniz ya da çoktan o stresten kurtulduğunuz sınav.

 Geçen yıl ygs de hayal ettiğim puana ulaştım.

Burada çok hoşuma giden bir yazı var.

 Şimdi düşünüyorum. Eğer geçen yıl istediğim bölüme girmiş olsaydım ve siz bu sınava girecek insanlar olsaydınız size muhtemelen;

 "Ya zor gibi geliyor ama boşuna stres yapma. Sınav gününden sonra bu muydu deyip güleceksin. Bu kadar stres yapmaya değmez bile."

 tarzı şeyler söylerdim.


             Şu durumda stresin babasını ben yaşıyorum. Yani pratikte biliyorum stres yapmamam gerekiyor.

Benim durumum şöyle;

   -Geçen yıl çizim kursuna başladım.

   -Anadolu Teknik öğrencisiydim.

   -Yetenek sınavıyla alan üniversitelere girmek istediğim için YGS hedefim 240+'ydı. (Şuan ki gibi)

   -260 aldım.

   -LYS'ye öylesine girdim.

   -YGS puanımla 2 yıllık özel bir meslek yüksek okulundan tam burs aldım.

   -Yetenek ile bir üniversiteden %50 burs aldım.

   -2 yıllık okula başladım.

   -1.dönemden sonra bıraktım.


Şuan tekrar 240+ yapmam gerekiyor. Buda demek oluyor ki geçen yıl ki stresler tekrar ediyor.


   Önümde iki seçenek var şuan ;

                     - Geçen yıldan tecrübeli olduğumu hatırlayıp rahatlayabilirim.

                     - Geçen yıl yapamadım diye şuan korku hissedebilirim.

Tercihen ilk seçenek daha güzel ama elimde olmayan bir korku içerisindeyim. Geçen yıl ki kadar çalışmadığım ortada ve bu beni korkutuyor. Açıkçası belkide bencillik yapıyorum.



            Neyse..... Sınav haftaya bana şans dileyin........... :)

İlk ama Üzücü Başlık

 Herkese merhabalar efendim....

 Bu blog normalde eğlenceli,yeni şeylerin öğrenildiği ve "girly" diye hitap edilen içinde DIY'lar ürün yorumları veya gündelik şeyler içeren bir blog olacak.

 ANCAK BUGÜN DEĞİL

 Bugün 15 yaşında bir çocuğun ya da gencin - çünkü biz o yaşlarda kendimizi genç sanar aşk acıları çekerdik. - cenazesi kalkıyor.

 Bu başlıkta siyaset yapmayacağım. Siyasetle ilgilenmiyorum da zaten.

 O yaşta bir çocuğun 3 mevsim boyunca hayata sıkıca tutunmaya çalışması bize örnek teşkil etmiyor mu sizce de ?

 Arkadaşlar inanılmaz yorumlar gördüm. Canımı yakan yorumlar.

 -Orada ne işi varmış müstahak. Kaşınmış.  (Ekmek almaya çıkmıştı o çocuk.)

-Elinde sapanla ekmek mi alınır? (Photoshop olduğu belirlendi nitekim elinde sapan var diye ölmeli mi o çocuk?)

-Benimde o yaşta oğlum var oda direnişe gitse ben döverdim onu (Dövülmedi vuruldu. Öldürüldü.)

-Bilmem ne zaman bilmem kimler tarafından öldürülen çocukda 15 yaşındaydı. (Arkadaşlar bu yorumu yollayan çocuk 19 yaşında ve söylediği yılda o 7 yaşındaydı. Ben 6 yaşındaydım o yaşlarda biz tepki veremezdik zaten nitekim o yıllarda ne olduğunu da gerçekten bilmiyorum. Ama o da bilmiyor.)

 Her neyse bugün Twitter da Tumblr'da Facebook da herkes yastaydı. Kimsenin birşeyler yapası gelmiyordu. Çünkü bir çocuk 16 kiloya düşüp ölmüştü.

O yüzden efendim buraya eğlenceli birşeyler yazmak içimden gelmiyor.

BERKİN ELVAN.......

O ufacık çocuk cennette... Allah ailesine sabır versin..

ve son bir şey Türk milleti olarak herşeye sahibiz. Zeka da dahil. Sadece bazılarımız için oturup tv izlemek daha kolay geliyor sanırım....